İki farklı markette alışveriş stratejisi nasıl olmalı?

# İki Farklı Markette Alışveriş Stratejisi Nasıl Olmalı?

Hayat pahalılığı dünya genelinde artarken, alışveriş yapmak artık bir strateji oyununa dönüştü! Eğer sen de her markete girdiğinde “Acaba bu ürünü başka yerde daha ucuza bulabilir miyim?” diye düşünüyorsan, doğru yerdesin. Günümüzde tek bir markette alışveriş yapmak, cebimizden gereksiz para çıkmasına neden olabilir. Peki, iki farklı markette alışveriş yaparken nasıl bir strateji izlemeliyiz? Bu makalede, dünyanın neresinde olursan ol uygulayabileceğin, bütçeni koruyan ve alışveriş deneyimini iyileştiren stratejileri seninle paylaşacağım.

İki farklı markette alışveriş yapmak, 2023 Nielsen araştırmasına göre ortalama %15-23 tasarruf sağlayabiliyor. Üstelik bu sadece para tasarrufu değil, aynı zamanda ürün kalitesi ve çeşitliliğinden de maksimum fayda sağlama anlamına geliyor. Haydi, alışveriş sepetini daha akıllıca doldurmaya başlayalım!

Marketleri Karşılaştırma ve Analiz Etme Teknikleri

İki farklı markette alışveriş stratejisi geliştirmenin ilk adımı, bu marketleri iyi tanımaktır. Her marketin kendine özgü güçlü ve zayıf yanları vardır. Bazı marketler taze ürünlerde iddialıyken, diğerleri kuru gıda veya temizlik ürünlerinde daha rekabetçi fiyatlar sunabilir.

Market karşılaştırması yaparken öncelikle temel ürünlerin fiyatlarını not etmelisin. Süt, ekmek, yumurta, pirinç gibi sık aldığın ürünlerin fiyatlarını karşılaştırmak iyi bir başlangıç olacaktır. Örneğin, Almanya’daki Aldi ve Lidl arasındaki rekabet, müşterilere büyük avantaj sağlıyor. Aldi süt ürünlerinde daha uygun fiyatlar sunarken, Lidl meyve-sebze çeşitliliğinde öne çıkabiliyor.

Marketleri analiz ederken sadece fiyatlara değil, ürün kalitesine, tazeliğine, çeşitliliğine ve hatta marketin konumuna da dikkat etmelisin. Amerika’da yapılan bir araştırmaya göre, tüketiciler sadece fiyat için ortalama %10 daha fazla yol gitmeye razı oluyorlar. Ancak iki market arasındaki mesafe fazlaysa, yakıt masrafı veya yolda geçirdiğin süre, elde edeceğin tasarruftan daha değerli olabilir.

Alışveriş Listesi Hazırlama ve Bölme Stratejisi

Etkili bir çift market stratejisinin belkemiği, iyi hazırlanmış ve bölünmüş bir alışveriş listesidir. Rastgele alışveriş yapmak yerine, hangi ürünü hangi marketten alacağını önceden planlamalısın. İşte bunu nasıl yapacağın:

Öncelikle haftalık veya aylık temel ihtiyaçlarını belirle. Ardından, hangi ürünün hangi markette daha uygun olduğunu gösteren bir bölünmüş liste hazırla. Örneğin Japonya’da, tüketiciler genellikle taze balık için yerel balık pazarlarını, paketlenmiş ürünler için ise büyük süpermarketleri tercih ediyorlar. Bu şekilde hem kaliteden ödün vermiyorlar hem de bütçelerini koruyorlar.

İngiltere’de Tesco ve Sainsbury’s müşterilerinin %68’i, alışveriş listelerini marketlere göre böldüklerini ve bunun ayda ortalama 45 sterlin tasarruf sağladığını belirtiyor. Listeni hazırlarken uygulamalardan veya broşürlerden yararlanabilir, hatta bazı alışveriş uygulamaları senin için en uygun market-ürün eşleştirmesini otomatik olarak yapabilir.

Unutma, iyi bir liste sadece neyi nereden alacağını değil, ne kadar alacağını da içermelidir. Böylece hem bütçeni kontrol altında tutabilir hem de gıda israfını önleyebilirsin.

Özel Gün ve İndirim Takvimleri Nasıl Kullanılır?

Her marketin kendine özgü indirim günleri ve kampanya dönemleri vardır. Bu dönemleri takip etmek ve alışverişini buna göre planlamak, iki market stratejinin önemli bir parçasıdır. Peki bunu nasıl yapacaksın?

Marketlerin mobil uygulamalarını telefonuna indir ve bildirimlerini aç. Çoğu büyük market zinciri artık kişiselleştirilmiş teklifler sunuyor. Örneğin Fransa’daki Carrefour, müşterilerinin alışveriş alışkanlıklarına göre özel indirimler sunarak sadakat programını güçlendiriyor. Bu program sayesinde müşteriler yıllık ortalama 200 Euro tasarruf edebiliyor.

Marketlerin haftalık indirim günlerini öğren. Örneğin, Avustralya’daki Coles süpermarketleri Salı günleri taze ürünlerde, Woolworths ise Çarşamba günleri et ürünlerinde indirim yapıyor. Bu bilgiyi kullanarak, her hafta farklı bir marketten farklı ürünler alabilirsin.

Ayrıca sezonluk indirim dönemlerini de takvimine işaretlemelisin. Kuzey Amerika’da “Black Friday” veya Asya’daki “Singles Day” gibi büyük indirim günlerinde, normalde alamayacağın markalı ürünleri çok daha uygun fiyatlara bulabilirsin. Danimarkalı tüketiciler, bu stratejik alışveriş yaklaşımıyla yıllık gıda bütçelerinden %17 tasarruf sağlıyorlar.

Sadakat Programları ve Kuponlardan Maksimum Fayda Sağlama

İki market stratejisinin altın kurallarından biri, her iki marketin de sadakat programlarından yararlanmaktır. Bu programlar sana özel indirimler, kuponlar ve hatta nakit iade gibi avantajlar sağlayabilir.

Sadakat kartlarını mutlaka edin ve her alışverişte kullan. Kanada’daki Loblaw’s PC Optimum programı, üyelerine harcadıkları her 10 dolar için 10 puan veriyor ve 10.000 puan 10 dolara denk geliyor. Düzenli alışveriş yapan bir aile, yılda ortalama 300 dolar değerinde puan biriktirebiliyor.

Kupon uygulamalarını da keşfet. Honey, Ibotta veya Checkout 51 gibi uygulamalar, alışverişlerinden sonra nakit iade almanı sağlayabilir. Güney Kore’de Coupang uygulaması kullanıcıları, her alışverişlerinde ortalama %8-12 arasında tasarruf sağlıyorlar.

Bir diğer önemli nokta, marketlerin “fiyat eşitleme” politikalarından haberdar olmak. Örneğin, Walmart gibi bazı büyük zincirler, rakiplerinin daha düşük fiyatlarını eşitleyebiliyor. Brezilya’da Pão de Açúcar süpermarketleri, müşterilerine rakip marketlerde daha ucuz buldukları ürünlerin fiyat farkını iade ediyor ve bu politika sayesinde müşteri sadakatini %23 artırmış durumda.

Mevsimsel Ürünler ve Yerel Üreticilerden Alışveriş Avantajları

İki market stratejini daha da geliştirmek için mevsimsel ürünleri ve yerel üreticileri de hesaba katmalısın. Mevsiminde alınan ürünler hem daha taze hem de genellikle daha ekonomiktir.

Bazı marketler yerel üreticilerle daha güçlü bağlara sahiptir ve taze ürünlerde avantaj sağlar. İtalya’daki Esselunga süpermarketleri, yerel çiftçilerden tedarik ettikleri sebze ve meyveleri “Filiera Corta” (Kısa Tedarik Zinciri) etiketiyle satıyor ve bu ürünler hem daha taze hem de ortalama %10-15 daha uygun fiyatlı oluyor.

Yerel pazarları da alışveriş rotana ekleyebilirsin. İspanya’da, haftalık “mercadillos” (açık pazarlar) taze ürünlerde süpermarketlere göre %30’a varan indirimler sunuyor. Singapur’daki “wet markets” (yaş pazarlar) ise deniz ürünleri konusunda süpermarketlerden çok daha taze ve uygun fiyatlı seçenekler sunuyor.

Mevsimsel alışveriş takvimi oluşturmak da faydalı olabilir. Örneğin, Yeni Zelanda’da kivi mevsiminde (Mayıs-Ekim arası) fiyatlar düşüyor ve tüketiciler bu dönemde daha fazla kivi satın alıp dondurarak yıl boyunca tüketebiliyorlar. Bu strateji, meyve bütçelerinden %25’e varan tasarruf sağlıyor.

Online ve Fiziksel Market Alışverişini Birleştirme Taktikleri

Modern alışveriş stratejilerinde online ve fiziksel alışverişi birleştirmek artık bir zorunluluk haline geldi. Bu hibrit yaklaşım, hem zamandan hem de paradan tasarruf etmeni sağlayabilir.

Online marketlerin fiyat karşılaştırma kolaylığından yararlan. Birçok ülkede Amazon Fresh, Instacart gibi platformlar veya marketlerin kendi uygulamaları üzerinden fiyatları hızlıca karşılaştırabilirsin. Birleşik Krallık’ta Ocado ve Tesco müşterilerinin %72’si, online alışveriş yaparken en az iki marketin fiyatlarını karşılaştırdıklarını ve böylece ortalama %18 tasarruf sağladıklarını belirtiyor.

Bazı ürünleri online, bazılarını ise fiziksel mağazadan almak avantajlı olabilir. Örneğin, Hindistan’da BigBasket online market kullanıcıları, dayanıklı gıda ve temizlik ürünlerini online sipariş ederken, taze meyve-sebze için yerel marketleri tercih ediyorlar. Bu hibrit yaklaşım, hem zaman tasarrufu sağlıyor hem de taze ürünleri seçme imkanı veriyor.

“Click and Collect” (Tıkla ve Topla) hizmetlerini değerlendir. Bu hizmet sayesinde online sipariş verip, markete gittiğinde hazır paketini alabilirsin. Avustralya’da Woolworths’un bu hizmeti, müşterilere hem teslimat ücretinden tasarruf sağlıyor hem de market içinde geçirdikleri süreyi %70 azaltıyor.

Toplu Alım ve Depolama Stratejileri

İki market stratejinin önemli bir parçası da toplu alım ve akıllı depolama teknikleridir. Bazı ürünleri büyük miktarlarda almak, birim fiyatını düşürebilir.

Costco, Sam’s Club gibi toptan satış mağazaları veya hipermarketler, büyük paketlerde önemli indirimler sunuyor. Meksika’da Costco üyeleri, temel gıda maddelerini toplu alarak yıllık ortalama 2,500 peso (yaklaşık 125 dolar) tasarruf ediyorlar. Ancak her ürünü toplu almak mantıklı değildir. Özellikle çabuk bozulan ürünlerde israf riski vardır.

Toplu alım yaparken birim fiyat hesabı yapmalısın. Örneğin, İsveç’teki ICA marketlerinde, raf etiketlerinde birim fiyatlar (kr/kg veya kr/litre) belirtiliyor. Bu bilgi, farklı boyutlardaki paketleri karşılaştırmayı kolaylaştırıyor ve tüketiciler büyük paketlerin her zaman daha ekonomik olmadığını görebiliyorlar.

Toplu aldığın ürünleri doğru şekilde depolamak da önemlidir. Güney Afrika’daki Pick n Pay müşterileri, un, şeker gibi dayanıklı ürünleri toplu alıp hava geçirmez kaplarda saklayarak hem böceklenmeyi önlüyor hem de uzun vadede %20’ye varan tasarruf sağlıyorlar. Dondurucunu akıllıca kullanmak da et, ekmek gibi ürünleri indirim zamanında alıp saklamanı sağlayabilir.

İki farklı markette alışveriş yapmak başlangıçta biraz zahmetli görünebilir, ancak bu stratejileri uyguladığında hem bütçeni koruyacak hem de alışveriş deneyimini iyileştireceksin. Dünyanın neresinde olursan ol, akıllı alışveriş teknikleri cebine dost olacaktır. Şimdi listeni hazırla ve alışverişe çık!